Korkularımız

Hayatta kalmamız sağlayan yegane duygulardan biridir korku. Tehlikeden uzak kalmamızı sağlayan alarmlarımız… Bazılarımız daha çabuk korkar, bazılarımız farklı nesnelerden durumlardan. Peki neden korkarız?

Korku zaman zaman kaygı, zaman zaman da fobi ile karıştırılır. Kaygılar daha çok bizim iç dünyamıza ilişkilidir ve genellikle soyuttur. Gelecek kaygısı, performans kaygısı gibi… Birbirinin yerlerine de kullanılırlar fakat daha doğru kullanımları böyledir.

Fobi ise korkunun daha şiddetli ve kişinin günlük hayatını bozan korkulardır. Örneğin herkes ölümden korkar, fakat her belirtide ölüm korkusu yaşamak kişinin hayatında aksamalar neden olur. Kimse iğne olmak, kan aldırmak istemez ama sağlık kontrollerini bu yüzden aksatma ın daha ciddi sonuçları vardır.

Korkularımız, kaygılarını insanoğlunun hayatta kalmasında önemli role sahiptir. Resmi Twitch yayınlarından bilenler olacaktır. Bu resim ilk yerleşik hayata geçen insanların yaşadığı Diyarbakır Çayönü’nden bir mağaradan. Dış dünya bir yandan ışık bir yandan umut iken, diğer yandan vahşi yaşam ve doğa… Merak duygusu ve hayatta kalmak için dışarı çıkan insanoğlunun, yıldırım, yılan, böcek korkuları… Hayatta kalmak için temkinli olmak zorunda da olan insanın bunlardan korkması çok da yersiz değil. Ama insanoğlu o dönemde nasıl yavaş yavaş mağaralardan çıkıp korkularını yendiyse, bizim de günlük hayatın akışından kopmadan, korkularımızı yenmemiz gerekiyor.

Korkularla Yüzleşmek

Bu noktada en önemli nokta kabullenmek. Gurur meselesi yapmadan, insan olmanın gereği gibi görüp kabullenmek. Sonrasında bununla ilgili yardım alarak adım adım yenmek…

Bugün insanoğlu tüm gezegen, hatta belki de güneş sistemini keşfetti. Bir çok yeri gözledi, ayak bastı. Korkusunu öyle bir yendi, öyle şeyler yaptı ki, şimdi yaptığı ve yarattıklarının sonuçlarından korkar oldu. Küresel ısınma, çevre kirliliği, deniz kirliliği, Covid… Bunlar belki de korkmamanın sonucu. Biraz olsun gezegenimizle ilgili gelecek kaygısı duysaydık, gezegen sağlığının bozulmasından korksaydık, korkarak “insan” olsaydık, bir çok şey olmayabilirdik. Yine de hiçbir şey için geç değildir.

Sonuç olarak, korkmaktan, korkuyor olmaktan, insan olmaktan korkmayın.